top of page

BİLMEK VE ÖTESİ

Bilmekten ve bildiğinizi bir şekilde kabul ettirmeye çalışmaktan vazgeçmeyeceksiniz, değil mi? Bu kadar mı çok seviyorsunuz bilgili olmayı? Bilmek sizi süper insanlar haline mi getiriyor? Bilmiyormuş gibi görünmek, cahil zannedilmek çok mu zor geliyor? Bilgili görünmek adına kendinizi yırtmadan kaç gün dayanabilirsiniz ki? Favori filmleriniz, kitaplarınız, hatta futbol takımınız bile bilgiye ve gerekçelere dayalı olmak zorunda mı?


Sevdiğiniz bir şeyi, o şey hakkında bildiğiniz şeyleri anlatmadan belirtemez misiniz? Hayatın anlamını bilmeniz mi gerekiyor? Bilgili olduğunuzu bilmeyen birinin karşısında kendi varlığınızı hissedemiyor musunuz? Yapamıyor musunuz bunu? Bildiğiniz şeyleri yarıştırmak ve kendinizce sonuçlara varıp tatmin olmak yormuyor mu? Birbiriniz hakkında her şeyi biliyormuş gibi yaparken, karanlık odalarda işin doğrusunu kendinize itiraf edebiliyor musunuz?


Kendinizi ve diğer insanları belli kalıplara sokmayı ne zaman bırakacaksınız? Sürekli olarak her şeyin en iyisini, en doğrusunu, en mantıklısını, en güzelini ve en gerçeğini bildiğinizi sanmak midenizi bulandırmıyor mu? Gündelik bilgili insan gösterilerinizden taviz verip kendi acizliğinizin, korkularınızın, çocuksu duygularınızın ve yanılgılarınızın farkındalığına vakit ayıramıyor musunuz? Sürekli bir şeyleri bilmek ve bilgili görünmek uğruna daha ne kadar çirkinleşeceksiniz?

Oysa bilmekten ve bilen insanı oynamaktan çok uzaklarda ne güzel dünyalar var. Ah, bir bilseniz.

İlgili Yazılar

Hepsini Gör

ACİZLİĞİYLE ÖVÜNEN İNSAN

Felsefe tarihi boyunca insan doğasına ilişkin sabit bir tanım getirmek, filozoflar için vazgeçilmez bir uğraş olmuştur. Standart felsefe...

Comments


bottom of page